Ben yerinde karar verebilen son derece sağgörülü bir insanım; aslında, sağgörü benim en güçlü yönlerimden biridir.
Aşağıdaki sosyal etkinliklerin hangilerinin içinde cidden olmak istersiniz? (Çoklu seçim yapabilirsiniz)
Çok güçlü bir vicdana ve açık bir doğru yanlış anlayışına sahibim.
Benim için elverişli değilse veya o anki çıkarlarıma uygun olmasa bile vicdanımı dinler ve durumun gerektirdiğinin en iyisini yaparım.
Mümkün olduğu kadar adil davranmaya çalışırım ve kişisel duygularımın tarafsızlığımın önüne geçmesine izin vermem.
Dürüstlük benim için çok önemlidir; eğer birisine ciddi olarak hatalı davrandıysam gece uyku uyuyamam.
Dünyanın daha iyi bir yer olması “için gördüğüm yanlışlıkları düzeltmem gerektiğine inanırım.
İdeallerimi gerçekleştirmeye çalışırken çok yorulduğumu söyleyebilirim.
Başkalarına biraz hissiz ve yavan gözükebilirim ama bu benim gerçek kimliğim değil.
Ben harekete geçmezsem kimse bir şey yapmayacak. Bundan şüpheniz olmasın!
İşleri benim kadar iyi ve tam yapabilen çok az insan vardır; çoğu insan tembeldir ve hemen sorumluluktan kaçar.
İşkolik olduğumu düşünmüyorum ama yapılması gereken o kadar çok şey var ki rahatlayacak zaman bulamıyorum.
İnsanlar onlara söylediklerimi hep yapsalar kendileri için daha hayırlı olurdu.
Saçmalığa tahammül etmenin anlamı yok; insanlar hata yapıyorsa bunu onlara söylemem gerekir.
Doğru, bazı şeyler hakkında takıntılı ve titiz oluyorum ama bu işler yapılması gerektiği şekilde, yani doğru şekilde yapılmalı.
Yaşamımda o kadar etkiliyim ki, çok az insan bazen kendimi üzgün ve yalnız hiisettiğimin farkındadır.
En iyi durumumda başkalarını koşulsuz severim ve yaptıklarıma nasıl karşılık verecekleri ile ilgilenmem.
İnsanlar benim başkalarının refahına gerçekten ilgi gösterdiklerimi söylerler.
İnsanların başına iyi şeyler geldiği zaman sevinirim ve başkalarına yardım etmek için yolumdan çıkarım.
İlgi gösteren, önem veren bir insanım ve başkalarına beslediğim kişisel hisler onlarla yakından ilgilenmeme neden olur.
Sevgi yaşamda en büyük değerdir. Sevgisiz bir yaşam neye benzerdi?
İyi bir arkadaş olmanın koşullardan “biri başkalarına derin sevgi göstermektir.”
İnsanların yanında olmak iyi bir şey. Neler hissettiğimi özellikle sarılarak ve öperek göstermekten sıkılmam.
Ailemin ve arkadaşlarımın çevremde olmalarından zevk alırım. Tavsiye ve rehberlik için bana gelmelerinden hoşlanırım.
Bana ihtiyaç duyulmasına ihtiyacım olduğu doğrudur. Aslında herkes böyle değil mi?
Başkaları ile bu derece ilgilenmek yerine kendime baksam iyi olacak.
Sanırım kendi çıkarlarıma ters düşecek kadar iyi bir insanım.
Gerçeği söylemek gerekirse çok cömert ve düşünceli bir insanım; başkalarının hayatında olmam onlar için bir şans.
İnsanlar beni göründüğüm gibi algılıyorlar ve bir şeye ihtiyacım var mı yok mu sormuyorlar; bu beni endişelendiriyor.
Başkalarını kurnazlıkla yönlendirmeye (manipüle etmeye), idare etmeye çalıştığımı sanmıyorum, ama eğer bunu ara sıra yapıyorsam amacım onları kendileri için iyi bir şeyler yapmaya sevk etmektir.
Şimdiye dek gereğinden fazla hasta “oldum; sanırım başkaları ile ilgilendiğim kadar kendimle ilgilenmiyorum.
Kendimi bir birey olarak onaylamam kolay çünkü kendimi değerli ve yararlı hissediyorum.
Başkaları beni kendinden emin, dengeli ve kendine hâkim olarak görür.
Kendimi beğenirim; kendimi değerli ve çekici hissediyorum ve bu halimden memnunum.
Kendimi geliştirmem gerektiğine inanıyorum; başkaları da gelişmek için zaman ve çaba harcamalı, ellerinden geleni yapmalıdırlar.
Kendimi farklı kılmak için çok çalıştım ve başkaları beni seçkin bir insan olarak görürler.
Pek söylememelerine rağmen başkalarının beni şu veya bu şekilde sıklıkla kıskandıklarını düşünüyorum.
Yaptığım şeyde en iyisi olmak istiyorum. Göze çarpan birisi olamadıktan sonra zahmete değer mi?
Yaşamda iş yapabilmek için başkaları üzerinde iyi izlenim bırakmak gerekir. Diplomasi bilirim ve “insanları cezbetme yeteneğim vardır.
Başarılı olmak için doğru imajı edinmesini bilmek önemlidir.
İnsanlar kendi gerçeklerini yaratırlar; eğer geri kalıyorlarsa veya başarısız olmuşlarsa bu onların seçimidir ve bununla baş etmesini öğrenmelidirler.
Etkili olmak ve hedeflerime erişmek yaşamımda önceliklidir.
İlerlemek için ara sıra kuralları çiğneyebilirim. Herkes böyle yapıyor. Ne fark eder ki?
Genelde insanları “cezbedebilmişimdir ama çok yakınlaştıklarında sinirlenirim.
Birçok insan beni harika bulur ve bana hayranlık duyar. Ben ise onların “gerçek” beni tanıdıklarında pek sevmeyeceklerini düşünür ve endişe duyarım.
Öz güven sahibi bir insan olarak gözükebilirim ama yenilgiden çok korkarım. Bundan daha kötü bir şey olamaz.
Güçlü yönlerimden biri duyarlı bir insan olmamdır; acı verecek olsa bile deneyimlerimi sonuna kadar değerlendiririm.
İyi veya kötü, sezgilerimi izlerim.
4. Kendime karşı dürüst olmam gerektiğine derinden inanırım ve bir insanın yapabildiği kadarı ile her zaman sahici (otantik) davranmaya çalışırım.
Yaratıcılığımın gücü, en derindeki hislerimi bir şekilde kişisel veya sanatsal olarak ifade etmekten gelir.
Hissettiklerimin farkındayım ve hislerimin bana anlatmak istediklerini dürüst bir şekilde görmeye çalışırım.
İyi veya kötü, canlı bir hayal gücüm var ve bana gerçek gelen düşlem dünyası yaratabilirim.
İnsanlarla uzun konuşmalara girerim ve kafamda onlarla ilgili hayal kurarım.
Şiirsel yeteneğim vardır ama bu, kendimi melankolik ve duygusal olarak savunmasız hissetmeme neden olur.
Her şey hakkında kendimi sorgularım, niyetlerim ve davranışlarım, birisine ne dediğim, bir işi başarıp başaramayacağım. Bazen başka bir iş yapamaz olurum.
Yeni romantik ilgi alanları ile büyülenme eğilimim vardır ama bir süre sonra düş kırıklığı hissederim ve aklım başıma gelir. Eminim bu halim başkaların kafasını karıştırıyordur. Benimkini kesinlikle karıştırıyor!
Birisi canımı sıkan bir şey söylerse hiçbir şey yapamıyor, konuyu çözünceye kadar söylenenleri kafamda döndürüp duruyorum.
İnsanlarla, arkadaşlarımla bile sıklıkla kendimi rahatsız hissediyorum ve nedenini bilemiyorum; belki de sadece yalnızlığı seven bir insanım.
Bu bana çok acı veriyor ama bir “şey canımı sıkıyor ise o kadar kızarım ki bırakın bunu insanlarla konuşmayı, onlarla aynı odayı bile paylaşmak istemem.
Herkes benden daha mutlu görünüyor. Duygusal olarak hasar görmüş gibiyim ve işlevselliğim azalmış durumda.
Yaşam acı, kayıp ve üzüntü ile dolu; en azından benim yaşamım öyle.
Yeteneğim, çevremdeki dünya hakkında derin anlayışlara sahip olmam; başkalarının göremediği veya atladığı şeyleri hemen her zaman gözlemleyebiliyorum.
En büyük yetilerimden biri önsezidir: Olacakları önceden tahmin edebiliyorum.
Her zaman işime veya ilgi duyduğum herhangi bir şeye derinden yoğunlaşabilme yeteneğim olmuştur.
Gereğinden fazla özgün düşünce ve yenilikçi fikre sahip olmuşumdur.
İnsanlar karmaşık veya zor sorularına yanıt bulmak için bana gelirler çünkü benim aklı başında konuştuğumu bilirler.
Zihnin yaşamı en heyecanlı yaşam şeklidir.
Bilgi peşinde koşmayı severim; bir kitapla baş başa kalmaktan mutlu olurum.
Yoğunlaşan bir insanım; ilgi alanlarıma o denli dalarım ki kendimi kaybederim.
Fikirlerim o kadar karmaşıktır ki bazen onları açıklamakta zorlanırım, başkaları da anlatmaya çalıştıklarımı anlamakta zorlanırlar.
İlişkilerim sıklıkla çalkantılıdır çünkü merakım, yoğunluğum, tutkum ve onları derinlemesine anlama arzum başkalarını bunaltabilir.
Çoğu insandan daha az fiziksel rahatlık ararım.
Deha yanlış anlaşılır; fikirlerim o “denli zamanın ötesindedir ki onları başkası ile tartışmaya çalışmam bile.
Çoğu din, birçok insanın onsuz yapamayacağı çocuksu ihtiyaçlara, batıl itikatlara yanıt vermekte.
Yalnız yaşamak daha güvenli ve kolay; başkalarının bana yaklaşmasını veya ne yaptığımı, ne düşündüğümü bilmesini istemiyorum.
Bir iki kez olağanüstü bir anlayış, uzun zamandır aranan bir anahtar keşfederek birçok şeyin açıklanmasına olanak sağlamışımdır.
En iyi durumumda müthiş bir cesarete, inanca ve dayanıklılığa sahip olduğumu görüyorum; insanlar bana güvenebileceklerini biliyorlar.
Olası sorunlara karşı çoğu insandan daha uyanığım ve farkındayım.
Başkaları ile ortak zemin bulmakta yetenekliyim; başkaları tarafından beğenilmekten hoşlanıyorum.
Bana bağlı insanlara ben de bağlıyım; ailem ve arkadaşlarım sorumluluklarıma sahip çıktığımı bilirler.
Önemli bir karar vermem gerektiğinde gerçekten sinirli olabilirim ama başkalarının benim için karar vermelerine tahammül edemiyorum.
Ben güvenilir ve çalışkan bir insanım; kendime ve aileme güvenli bir yaşam sağlamak için çok çabalıyorum.
Kime ve neye güveneceğimi anlayabilmek için çok zaman harcıyorum.
Başka insanların benim hakkında ne düşündüklerinden her zaman emin değilim; bazen beni sevdiklerini düşünüyorum, bazen de hayır.
Şaka anlayışım insanları genelde şaşırtıyor çünkü sıklıkla, aklımdakinin tersini söylüyorum, dolayısıyla insanlar benim ciddi olup olmadığımı bilemiyorlar.
Bir sorun ile ilgili aşırı tedbirli olabilirim ama sonra aceleyle karar verip işi bitiriveririm.
Genelde benden bekleneni yapmama rağmen isyan ettiğim zamanlar olmuştur.
Başkalarının kuralları çiğnediğini ve yakalanmadığını görürsem çok öfkelenirim.
Endişelerim ve kararsızlığım beni delirtecek ama genelde hissettiklerimden eminim.
Arzu ettiğim kadar girişken ve bağımsız olmadığım için ve özellikle benden beklentisi olan birini yarı yolda bıraktığım zaman kendime çok yüklenirim.
Bazı insanlardan şüphe etme eğilimim vardır; onların beni sevmediğini ve beni alt etmek istediklerini, hatta mümkün olsa alt edeceklerini düşünürüm.
Yaşam gerçekten harika; durup düşündüğüm zaman şükredecek çok şey olduğunu görüyorum.
En mutlu olduğum zamanlar coşkuluyum, anında olağan davranırım ve yaşam doluyum; aslında tanıdığım en mutlu insanlardan biri benim.
Çok değişik yeteneklerim vardır; tanıdığım en hünerli insanlardan biriyim; birçok alanda çok iyiyim.
Lokantalara, eğlenceye, seyahate gitmekten, arkadaşlarımla birlikte olmaktan hoşlanırım.
Aynı zamanda çok pratik ve verimliyim; ayaklarım yere basar ve işler nasıl yapılır, bilirim.
Yaşamdaki iyi şeyleri çok severim; eğer bir şeyi istiyorsam neden o benim olmasın?
Sıkılmaktan nefret ederim ve sürekli bir şeyler yapıyor olmak hoşuma gider; günlerim doludur.
Konuşmak, dedikodu yapmak, şakalaşmak, sonucu düşünmeden istediğini yapmak eğlencelidir ama bazen hızımı alamam ve aşırıya kaçarım.
Tanıdığım en sınır tanımaz, sözünü sakınmaz insanlardan biriyim; başkalarının isteyip de söyleyemediklerini ben söylerim.
İnsanların artık fazlaya kaçtığımı söylemeleri beni ilgilendirmez; ben hareketi ve yaşamı bütünüyle tatmayı seviyorum.
Aşırılık başarı getirir” ve “iyi şeylere doyum olmaz” gibi ifadelere katılıyorum.
Güçlükler ve diğer engeller beni o kadar kızdırır ki istediğimi elde edinceye kadar bağırmak gelir içimden ve genelde de bağırırım.
Değişik şeylere düşkünlük eğilimim vardır; bir şeye alıştım mı daha fazlasını isterim.
Yaşamımda tamamen veya oldukça kontrolsüz olduğum zamanlar olmuştur.
Bazen panik içinde ve endişeli oluyorum ama kendimi yeni bir şeye attığım zaman bu hisler kayboluyor.
Kendinden emin bir insanım ve kendimi güvenle öne sürerim.
Cesur bir insanım; sıklıkla zor işlere girmiş ve başarılı olmuşumdur.
Güçlü ve kararlı olduğum, çetin kararlar alabildiğim için insanlar benim liderliğimi isterler.
Tehlike ve maceranın heyecanını severim; kendimi zor durumlarda bulduğumda işin içinden sıyrılmasını bilmişimdir.
Saygı talep ederim; başkaları bana hayranlık duyar ve beni örnek alır.
Tutkulu ve açık bir insanım; insanları yanıltmam, insanlar bana güvenirler.
Adil olmayan bir şey gördüğümde onu düzeltmeden rahat edemem.
Çetin müzakereciyim; zorlamasını ve hayır demesini iyi bilirim ve asla geri adım atmam.
Onlar mı yoksa ben mi? Diye bir yaşam savaşımı söz konusu olduğunda kazanacağıma eminim.
Kesinlikle çoğu insandan daha çetin bir kişiyim ama sadece beni iyi tanıyanlar herkesle ne denli ilgili olduğumu bilirler.
Gerektiğinde kafa uçurmaktan çekinmem; aslına bakarsanız insanların tek saygı gösterdiği şey güçtür.
İnsanlar sürekli bana kendimi kontrol etmem gerektiğini söylüyorlar. Ben kendimi kontrol ediyorum, farkında değiller.
Beni kızdırmamaya dikkat edin; insanı pişman edebilirim.
Geçmişte felsefem “güçlü olan haklıdır” idi; gerektiğinde bayağı acımasız olabilirim.
Eğer birisi bana veya sevdiğim bir kişiye zarar verecek olursa onun canına okurum.
En iyi durumumda kendini öne süren, girişken bir insanımdır. Yine de insanlara, özellikle eşime ve çocuklarıma yakınımdır.
Herkesin gelişeceği, mutlu olacağı ve birbirini seveceği sıcak ve destekleyici bir ortam yaratmaktan hoşlanırım.
İnsanlar yargılayıcı veya saldırgan olmadığımı, rahat ve sakin bir insan olduğumu söylerler.
Karmaşık bir insan olduğumu “düşünmüyorum; olumluyumdur, kendimden ve yaşamımdan mutluyum.
Mistik bir yönüm vardır, düşüncelere dalarım; doğa ile iç içe olmayı severim ve sıklıkla evren ile bir olduğumu hissederim.
Aileme ve arkadaşlarıma yakın olmayı isterim, dolayısıyla onların isteklerine uyarım; sanırım bu onları mutlu ediyor.
Birçok insan aşırı eleştirel, aşırı endişeli; ben ise ortalıkta endişelenecek pek bir şey görmüyorum.
Çoğu sorun aslında fazla büyütülüyor, kendi haline bırakılırsa her şey hallolur.
Benim unutkan olduğumu söyleyebilirler ama aslında ben bazı konuları bilerek göz ardı ediyorum ve onlar hakkında hiç düşünmüyorum.
İnsanlar değişemez, bu yüzden onları olduğu gibi kabul etmek gerekir.
Yaşamın akışına kendimi bırakıyorum çünkü olaylar oluyor ve biz ne yaparsak yapalım onlar yine oluyor.
Kendim hakkında pek düşünmek istemiyorum; bundan bir şey çıkmayacağına göre neden kendimi “sıkıntıya sokayım?
Geçmiş olup bitmiştir; sorunları mümkün olduğu kadar çabuk geride bırakmak en iyisi.
İnsanlar bazen bana kızıyorlar ve ben nedenini anlayamıyorum; ben iyi bir insanım ve kimseyi incitecek bir şey yapmadım.
Başıma kötü bir şey gelirse sanki her şey benim dışımda oluşan gerçek dışı bir rüya gibi gözükür.